Gerçek Bir Günlük / Diary of A Prosecutor

Biz Kdrama izleyicileri savcılı dizilere son derece aşinayız. İyisi, kötüsü, yakışıklısı, sinir illeti , komiği her tür savcıyı izledik. Dizimiz savcı üzerine olmasa bile hemen her dizide bir tane savcıya rastlarız. Yolsuzluk yapanlar, dürüst olanlar, cesurlar, korkaklar, hepimiz neredeyse bu konuda uzman sayılırız. Hele de benim gibi hukuk dizilerini sevenler için bu konu bitmez tükenmez açılımlar yapar. Bu diziyi ve oyuncularını ilk gördüğümde de ” “Hah dedim, işte yobo ile birlikte izleyeceğimiz bir dizi geliyor”. Üstelik o da ben de Lee Sun Kyun’u çok seviyoruz, filmlerini ve dizilerini kaçırmamaya çalışıyoruz. Beyimiz Oscar alan kadronun da içinde yer alıyor artık. Dizi başlar başlamaz biz de izlemeye başladık. Dizinin kadın başrolü Jung Ryeo Won’u ise en son cadı savcı rolünde A Witch’s Court dizisinde izlemişiz zaten, rolde bir oynama olmadı gibi. Lee Sun Kyun’un en son yazdığım dizisi de tabii ki My Mister’dı.

Dizi gerçekte de bir savcının anılarından alınma. Anıların yazarı Kim Woong. Onu senaryolaştıran da Lee Hyun ve Lee Tae Gon. Lee Tae Gon aynı zamanda dizinin yönetmeni. Daha önce Hello My Twenties 1 ve 2. sezon ve My Love Eun Dong‘u yönetmiş.

Başta başrol ikilisinin fotoğraflarını görünce hepimiz dizide romantizm de var sandık. Aslında ikiliyi de yakıştırdık. İlk bir kaç bölümde aralarında kavga, didişme de olunca tipik aşk dizisine giriş sandık. Meğer writernim bize ters köşe yapmaya çalışıyormuş. Pat diye Lee Sun Kyun’un evli , çocuklu, mutlu olduğu çıktı ortaya. Ama dizi heyecanını kaybetti mi, hayır. Çünkü mesajı başkaydı.

Dizi bu üstte gördüğünüz savcı grubuna yoğunlaşıyor. Seoul’den uzakta taşra diyebileceğimiz bir bölgede iş yükü altında çalışan savcılar bunlar. Dizinin konusu da öyle çok büyük yolsuzluklar, seri katil olayları şu bu değil. Ufak tefek adli konuları işlerlerken aynı zamanda bu savcıları, hayatlarını, olaylara bakış açılarını tanıyoruz. Sıkıcı mı , hiç de değil. Her bir karakter bir süre sonra bizden oluyor, içimize işliyor.

Jinyeong bölgesinde iki ayrı takım savcı var. Tepelerinde bir baş savcı, altta iki bölüm savcısı ve diğerleri. Her savcının soruşturmada yardımcı olan birer de yardımcısı var. Bizim Lee Sun Kyun eczacı karısı ve çocuğunu Seoul’de bırakmış burada lojmanda en genç savcı ile birlikte kalıyor. Kıdemli ve ezik savcımız, ikiz çocuklarına bakmaya çalışırken kaç parçaya bölüneceğini şaşırmış kadın savcımız da ekibin bir parçası. Jung Rye Won ise üst kademedekilere dokunan bir davadan ötürü çok parlak olmasına karşı bu bölgeye sürülmüş bir savcıyı oynuyordu. Okuldan da Lee Sun Kyun ile arkadaşlar.

En tepedeki savcı son bölümlere kadar bu ahjussiydi. Lee Sun Kyun’un da balıkçılık partneri.

Bu iki şapşal yasak bölgede balık avlarken yakalandılar, başsavcı ölümüne yüzerek kaçtı, karakola çekilen bizimki oldu.

Bizim savcıların bölümünün başında aşağıdaki ahjussi vardı.

Spor meraklısı savcı, kayınpederden torpilliymiş.
Bı kadın savcı ikizlerini kayınvalideye bırakıp işe geliyordu. Kocası da savcıydı.

Maknae savcı, stajyer ve tam çağımızın çocuğuydu. Ona çok güldüm. Sosyal medyada selfieler mi istersiniz, kız arkadaş bulacağım diye çabalamalar mı, online oyunlara düşkünlük mü, hepsi bundaydı. Tüm dizi boyunca kendisine güldük eşimle. Belki biraz da bizim oğlanın neslini anımsatmasından.

Tabii her iş dizisinde olduğu gibi o sofralar bitmedi gitti. Akşamları kafa çekmeler, öğlenleri hep birlikte yemeklere gitmeler. Kore’de bu da işin bir parçası malum.

Bizim başrol ikili arasındaki gerginlik ve didişme dizinin neredeyse son bölümüne kadar sürdü. İkilinin olaylara yaklaşımının farkını, bir ona bir diğerine pas edilen davalar yüzünden gayet açıkça gördük.

G Kore’de aslında pek çok ülkede olduğu gibi rüşvet, torpil, ahbap çavuş ilişkileri çok yaygın. Dizilerinde de bizdeki gibi sansür olmadığından, ya da bizden az olduğundan eleştiri mekanizması iyi işliyor. Yolsuzlukları, kayırmaları, torpilleri filan yakından izleyebiliyorsunuz her kademede.

Ya yemekte, ya golfte bir yerlerde birleşiyor bu kayırmacı köpekler.

Bizim genç savcının adli memur ile olan ilişkisi de dizinin en ilgi çekici yanlarından biriydi. Birlikte online oyun oynamalarının ortaya çıkmasıyla gelişen olaylar bizi çok güldürdü.

Bir de cetvel meselesi vardı ki en baştan beri merak uyandıran biri konu oldu. Profesörlerden biri her yıl en başarılı öğrencisine marangoz cetveli hediye edermiş. Bizim Lee Sun Kyun’da cetvel vardı ve kadın savcımız da bunu çok kıskanıyordu. Gerçi Lee Sun Kyun cetveli gazoz açacağı olarak kullanıyordu, o başka. Sonunda bu cetvelle ilgili her şey de farklı çıktı.

Mesleki dizilerden, hukuk dizilerinden hoşlananlar bu diziyi kaçırmamalı diye düşünüyorum, espri gücü yüksek, ince ince örülmüş çok sevimli bir dizi. Hayatın içinden. Bitirirken bir de dizi müziğinden örnek verelim. Tam şurada.


You may also like...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

%d bloggers like this: