KIM SUN AH’NIN ÇITIR SEVGİLİSİ, I DO I DO

i-do-ido 1

I do I do,  Kim Sun Ah ve Lee Jang Woo’nun başrollerini paylaştığı, 16 bölümlük bir romantik komedi. 2012 yılında gösterime girmiş, ben de seyredeli aslında epeyce bir zaman oluyor. Kim Sun Ah’nın 75’li Jang Woo’nun da 86’lı olduğu malumumuz. Yani dizi bir nuna dongsaeng ilişkisini ele alıyor ki, “Bu Koreliler yaşlı kadınlardan mı hoşlanuyorlar acep?” sorusunu irdeleyebileceğimiz bir yazının daha başındayız sevgili Koreseverler. Kim Sun Ah’nın çıtırları cepten çıkartan görüntüsü yaşlı sözcüğüyle onu yanyana getirmemizi güçleştiriyor gerçi.

Kim Sun Ah ( Hwang Ji Ahn ) 30’larının sonunda bir ayakkabı tasarımcısıdır. Kendisi gayet modern görünmesine karşın, muhafazakar bir babası vardır ve bu tarz her Kore ailesinde olduğu gibi kızlarının başarısı filan vız gelir tırıs gider, onlar için başarı kızın evlenip, çocuk doğurmasıdır. Tabii bu noktada gelsin görücü usulü buluşmalar.Şirin civcivimiz, yirmilerindeki  Tae Kang ( Jang Woo ) ise lise diploması olan, ayakkabı tasarımcısı olmak isteyen bir gençtir. Aslında babası ayakkabıcıdır, dolandırıldıktan sonra geçimini ünlü marka ayakkabıları taklit edip, ucuza satarak sağlamaktadır. Oğluyla da itişmeli kakışmalı bir ilişkisi vardır, ama birbirlerini çok severler.

 

Efendim kızımızın yine ailesiyle papaz olduğu bir dönemde bu ikili  karşılaşırlar, her zamanki gibi içilir, kız sarhoş olur, çocuk zaten tecrübesiz zavallım kendilerini şu durumda bulurlar :

bed

Üstelik altın vuruş, ilk defa bir kadınla beraber olan Tae Kang bir de baba olacaktır. Bu noktada diziye esas kızın ailesinin görücü usulü randevu ayarlamaya kalktığı jinekolog Jo Eun Sung ( Park Gun Hyung ) girer. Dizi boyunca aslında kıza bu adam uygun yahu düşüncesi insanın aklından çıkmıyor. Tae Kang’ın çocuksu, tecrübesiz halleri ve heyecanı da insanı vurmuyor değil.  Her kadının içinde de bir kız çocuğu barınır aslında, sanırım Tae Kang bu kız çocuğuna hitap ediyor.

Ido8

First Lead second lead birarada, hangisi karizmatik ?

Tabii dizimizin olmazsa olmaz bir de genç, Tae Kang’a aşık kadın karakteri var. Jang Na-ri ( Im So -Hyang ). Şirketin başkanının kızı.

Bir süre sonra çiftimiz aynı şirkette çalışmaya başlarlar. Kızın hamile olduğu ortaya çıkar. Deneyimsiz oğlumuz bir kaç bölüm sonra çocuğun kendisinden olduğunu öğrenir. Yalnızca genç bir çocuk olmadığını, yetenekli olduğunu ve sevdiği kadınla, çocuğunun sorumluluğunu alabileceğini ispata çalışır. Çoğu zaman kız tarafından itilse kakılsa da , o yavrukuş halleriyle sevgisini göstermeye çalışması çok sevimlidir.

 

Ben daha önce Jang Woo’yu Pretty  Man’de seyretmiş, second lead hallerini çok beğenmiştim. Jang Keun Suk’un karizması altında ezilmemek de önemli bir şeydir bence. Hatta Pretty Man’de Keun Suk’un narsist halleri o kadar kuvvetlidir ki, bir süre sonra IU bu çocukla olsun, ay hiç çekilmez valla, demeye başlıyorsunuz. Jang Woo We got Married’e de katıldı. Onu da seyrettim. Orada da hoş bir çift olmuşlardı. Gerçi kızın ya da çocuğun başka sevgilisi var garanti hissine kapılmıştım ve ayrıldıklarında da, örneğin Goguma couple’da filan olduğu gibi üzülmemiştim ama yine de seyredebilinecek bir çift diye düşünüyorum. Jang Woo’nun ailesini filan tanımıştım, annesi hoş kadındı.

 

Hepsinden öte diziyi izleyince güzel ayakkabılar giyme isteği uyanıyor insanda. Benim gibi azıcık topuklu üstünde bile dengesini kaybeden bir insansanız, bu çelişkiyi yenmek zor oluyor. Kim Sun Ah gibi spor elbise altına bile stilettoları çekip, cazip olabilecek tarz biriyseniz hodri meydan 🙂

 

Dizide Ji Ahn’ın ayakkabı koleksiyonu için 200 çiftin üzerinde  ayakkabı dizi için yapılmış ve 120 bin won değerindeymiş. En ucuz çift 100 dolar, en pahalısı 1400 dolar değerindeymiş. Dizideki saçı ise trend olmuş.  Aşağıda Ji Ahn’ın ayakkabı dolabını görüyorsunuz, her kadının rüyası 🙂 İçimden Imelda Marcos olmak mı geçiyor nedir ?

shoecloset

 

 

Nuna romansların yazarlar açısından avantajları varmış. Güçlü kadınlar yaratabiliyorlarmış. Kadınların kariyerleri olabiliyormuş. Kadın yaşlı olunca seks sahneleri de daha rahatlıkla yazılabiliyormuş. Öyle ya da böyle eğer çiftin arasında bir kimya varsa, yaş farkını görmeyebiliyorsunuz. Bu dizide de öyle, ben rahatsız olmadan izledim.

 

You may also like...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

%d bloggers like this: